Kayıtlar

Kitap Özetleri etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

gülnihal kitap özeti namık kemal

GÜLNİHAL KİTAP ÖZETİ NAMIK KEMAL       Çok acımasız  bir kimse olan Kaplan Paşa, Rumeli’de   sancak beyidir. Haksızlıklarla halkın nefretini toplamıştır amca oğlu Muhtar Bey ise halkın çok sevdiği iyi ve akıllı  bir gençtir. Muhtar Bey’in sevdiği İsmet isimli  akraba kızını Kaplan Paşa da sevmektedir. Bu sebeple  araları açılır. Kaplan, Muhtar’ın saraya gelip İsmetle görüşmesini sebep  ederek onu zindana attırır. Dadısı Gülnihal, sırf Muhtar’ı kurtarmak amacıyla  ismet’i Kaplan’la nişanlamaya razı eder. Ama Muhtar,           İsmet’in onunla gerçekten evleneceğini zannedip  küser ve zindandan çıkmak istemez. Bu sefer Gülnihal, tüfekçibaşı Zülfikar Ağa’ya kendisi ile  evleneceğini söz vererek  Muhtar’ı hapisten kurtarır çünkü Zülfikar, zaten kardeşini öldürmüş olan Kaplan Paşa’ya hasımdır. Muhtar, Sofya valisine gidip Kaplan’ın çılgınca zalimliklerinin  anlatır. Vali’den Kaplan’ın idam emrini alır. Yerine de kendi geçecektir. Muhtar, adamlarıyla saraya geldiği sırada, Kaplan Paşa, Gülnih

define adası kısa kitap özeti

DEFİNE ADASI KISA KİTAP ÖZETİ       Günün birinde  hana bir adam gelmiş.  Adam yanında bir define sandığı getirmiş. Tuttuğu bir adam , o sandığı taşıyormuş. Adama odasını vermişler. Adam odasına geçince birkaç saat   kalmış. Herkes onu çok merak etmiş. Annesi Jim'e adamı çağırmasını söylemiş.  Jim adamın odasına gidip, adamın kapısını çalmış. İçeriden ses gelmeyince yeniden  çalmış. Sonra içeriden "Gel" sesi gelmiş. Jim içeriye girip, adama "Ne zaman geleceksiniz?" diye sormuş. Adam, "Birazdan gelirim" demiş. Adam, tekrar camın başına geçip     dışarıyı seyrediyormuş. Biraz sonra adam gelmiş. Adam biraz içki istemiş. Hemen yapıp getirmişler. Adam içkisini içince, tekrar odasına çıkıp camın karşısına geçmiş. Yine dışarıyı seyretmiş.Bu böyle sürerken Jim'in babası hastalanmış.    Annesi Jim'e gidip doktor Livsey'i çağırmasını istemiş. Jim koşarak doktor Livsey'in yanına gitmiş. Doktor Livsey'e neler olduğunu anlatmış. Doktor Livsey at

kibritçi kız kitabının kısa özeti

KİBRİTÇİ KIZ KİTABININ KISA ÖZETİ     Senenin  son günüydü. Hava çok soğuktu. Lapa lapa kar yağıyordu. Akşam olmak üzereydi. Dışarıda   yalın ayak küçük bir kız yürüyordu. Sabah evden çıkar iken ayağında   eski bir ayakkabısı vardı. Fakat  ayakkabılar büyük geliyordu.. Karda yürürken düşürüp onları kaybetmişti. Şimdi küçük kızın ayakları   morarmıştı. Elindeki kibritleri satmaya çalışıyordu. . Fakat  sabahtan beri bir kutu bile satamamıştı.Kız Soğuktan donmak üzereydi. Karnı   acıkmıştı. Evlerden mis gibi yemek kokuları geliyordu. Küçük kız, kibrit satamadığından eve gidemiyordu. Çünkü babası   kızacaktı. Zaten evleri de sokaklardan çok  sıcak değildi.        Kızcağız bir evin köşesine   oturdu. O kadar çok üşümüştü ki bir kibrit yakıp ısınmayı düşündü.Kutudan bir kibrit çıkarıp yaktı. Kibriti ellerinin çevresinde gezdirdi. Sanki   yanan bir sobanın alevi ile sınıyordu. Kibrit   söndü. Bir kibrit daha yaktı. Kibritin ışığı duvarı aydınlattı.  Duvar birden kayboldu. . Şimdi evin içerisi

kaşağı kitabının özeti ömer seyfettin

KAŞAĞI KİTAP ÖZETİ Annem, İstanbul’a gittiğinden küçük kardeşim Hasan, Dadaruh ve ben çok güzel zaman  geçiriyorduk. Dadaruh babamın seyisiydi. Her sabah   atların yanına giderdik. Atlara bayılıyorduk. Dadaruhla beraber  atlarla gezintiye çıkmak, sırtlarında dolaşmak çok eğlenceliydi. En güzeli  ise kaşağı ile onları tımarlamak. Hep özenmişimdir o tımarlamya. Her seferinde Dadaruh’a ben de yapacağım, ben de istiyorum diye söylesem de  Dadaruh hep aynı şeyi derdi: Boyun ata erişince sen de yapacaksın, daha   küçüksün.              Birkaç kere beni kucağına alıp yaptırmıştı, ama  onun gibi yapamıyordum. Bir gün Hasanla Dadaruh gölün kıyısına  indiler. Fırsat mı o fırsat evde tek iken hemen kaşağıyı aramaya gittim. Annemin İstanbul’dan getirdiği   mükemmel kaşağıyı buldum. Hemen atların yanına indim.   Fakat  beceremiyordum. Atlar tepinip duruyorlardı.O zaman fark  ettim ki kaşağının dişleri   sivri,   acıtıyor olabilir. Duvara sürtmeye başladım. Fakat  dişlerini mahvettim. Bozuldular.  Ç

korkusuz kaptanlar kısa kitap özeti

KORKUSUZ KAPTANLAR KİTAP ÖZETİ KISA Harvey’in ailesi çok  zengindir. Amerikalı olan Harvey ve ailesi     iyi bir eğitim alması için onu Avrupa’ya göndermeyi düşünüyor. Harvey de bu fikri oldukça beğenmiş,  Avrupayı görmek fırsatını bulacağı için   sevinmiştir. Nihayet  Harvey   lüks bir gemi ile Avrupa’a okumak için   çıkar.  Harvey kaldıkları geminin   kamarasından,    düşerek denizin soğuk sularına girer. Harvey’in kaybolduğu fark edilince gemidekiler onu   aramış lakin  bulamamışlardır. Harvey’i bulamayan lüks gemi yoluna devam eder. Harvey ayıldığında   kendisini bilmediği bir gemide bulur. Bu  gemideki adamlar  onun hiç tanımadığı insanlardır.   Harvey bir süre   sonra olanları anlamaya başlamıştır. Bu gemi bir balıkçı gemisidir. Ve gemidekiler de balıkçıdır.         Balıkçıların ve geminin karaya çıkmaya hiç de isteği   yoktur. Kendine gelince     ailesinden gördüğü gibi  ve öğretildiği biçimde   kaba ve küstah tavırlarla gemidekilere kendisini bir an önce karaya   çıkarmaları ge

sunanın serçeleri kısa kitap özeti

SUNANIN SERÇELERİ KISA KİTAP ÖZETİ  Suna afacan  bir kızdı . Erkek çocukların toplarını kaçırmayı çok severdi. Erkek çocukları kızın  böyle yapmasına çok kızarlardı. Lakin  suna severdi ;  çünkü erkek çocukları kızı  oynatmazlardı. Suna yine bir gün erkekler top oynar iken topu kaçırır ve koşar erkekler kızın  arkasından koşarlar ve Suna  yorulunca erkeklerle anlaşma yapar beni topunuzla oynatacaksınız der.    Erkekler kabul eder.Suna ve erkekler top oynar iken top bahceye kaçar ve bahcenin sahibi sinirli   bir kadındı. Ama evde yoktu ve Suna   bahceye girer ve topu alıp . Gelirken top kızın   elinden kaçar .Suna ‘ nın önünde işciler kireç söndürüyorlardı .        Suna dengesini kaybedip kuyuya düştü ve sunanın her yeri yandı .Suna bir sene   boyunca okula gidemeyecekti .   Her   yer bembeyaz kar olmuştu . Pencerenin önüne bir seçe geldi .serçeyi içeri alıp annesiyle beraber   karnını doyurup dışarı saldılar lakin   suna salmak istemiyordu.   Annesi yine gelir dedi .Ertesi gün birkaç t

sakız sardunya kitabının özeti

SAKIZ SARDUNYA KISA KİTAP ÖZETİ           Sakız Sardunya adlı kız  kitap okumayı çok seven akıllı ve meraklı biridir. İsmi bir çiçek adı olmasına rağmen  ismini hiç mi hiç sevmez. Çünkü okuldaki tembel  öğrenciler ismiyle alay ederler. Adını  değiştirmek istediğini annesi Hayal Hanım’a söylediğinde   annesi : “Herkes çiçekleri çok sever. Nokta.” diyerek bu konunun bir daha kapanması  gerektiğini söyleyip  konuyu kapatır. Büyüklere bir şey anlatmanın   çok güç olduğunu düşünür ve herkesin kendi adını  özgürce seçebileceği bir yer  düşler. Küçüklüğünden beri bir hayvanı olmasını ister, lakin  annesi kent  yaşamının buna çok uygun olmadığını söyler.      Babası Hasan Bey ise kızını kıramaz ve ona isimlerini  Gece ve Gündüz koyacağı 2  minik su kaplumbağası hediye eder. Kızın  en sevdiği şeylerden biri babasının aldığı ve çoğu vakit  yanından hiç ayırmadığı atlasıdır. Atlası, ona büyüdüğü zaman  gideceği ülkelerin hayallerini kurdurur. Akranı  pek çok çocuktan farklı olarak tabiata  hayran

tom amcanın kulübesi kitap özeti kısa

TOM AMCANIN KULÜBESİ KİTAP ÖZETİ KISA Kitapta anlatılanlar  soğuk bir şubat günü başlıyor. Kendisine ait  çok kölesi olan Shelby adlı  patron, parasal  güçlüklerden dolayı kölelerinden bazılarını satmaya karar veriyor. İçlerinde  satmak istediği kölelerden birisi, kendisine uzun seneler  hizmet etmiş olan, doğru, uzun boylu, yakışıklı bir zenciydi. Yüzünde ağır   ifade, Afrikalı hatlarını tamamlıyordu. Herkesin, Tom Amca diye seslendiği  bu köle bir kulübede yaşıyordu. Köle tüccarı, Patron Shelby’den, verdiği paraya karşı  bir iki köle daha ister.     O sırada içeriye Harry adında küçük bir   çocuk girer. Harry’i aramak için  giren annesini köle tüccarı çok beğenir ve onları   almak ister. Shelby kadını satamayacağını, dahası  karısının onu çok sevdiğini belirtir. Köle tüccarı, o halde çocuğu almak istediğini belirtir. Konuşmaları duyan annesi çocuğu da alıp gitmek  ister.  Ertesi sabah çocuğuyla beraber   kaçarlar. Tom Amca ise eşi   ve çocuğundan ayrılarak kendisinin yeni bir patrona

küçük lord kitabının kısa özeti

KÜÇÜK LORD KİTABININ KISA ÖZETİ       Sedrik adlı çocuk annesi gibi sarı saçlı, mavi gözlü iyi   bir çocuktu. Babası o daha küçük iken ölmüştü. Babasını küçük yaşta yitiren  Cedric, annesiyle beraber mütevazı bir hayat  sürmekteydi. Sedrik annesi ile beraber  yaşıyordu. En yakın arkadaşları mahalle bakkalı ve  iyi kalpli bir ayakkabı boyacısıydı. Sedrik'in en iyi dostu  bakkal Habes ve ayakkabı tamircisi Dük'tü. Habes   ona bilgi verir ve bir şeyler öğretirdi. Bir gün Sedrik eve geldiğinde   araba gördü. Yabancı bir adam annesi ile konuşuyordu. Adam gitti. 2  hafta sonra gelecekti yine. Bir gün inanılmaz bir şey oldu ve İngiltere'den   bir avukat Cedric'in asil  bir İngiliz,   bir lord olduğunu açıkladı. Sonra Sedrik'e dedesini anlattı. Dedesi onun bir konttu. Dedesinin 2  çocuğu öldüğü için kontunu Sedrik'e verecekti. 2  hafta geçti. Araba ve dedesinin yardımcısı geldi.          Annesi ile beraber arabaya binip dedesinin şatosuna geldiler. Cedric'in büy

dede korkut hikayeleri kısa özeti

DEDE KORKUT HİKAYELERİ KİTABININ KISA ÖZETİ Aşağıda Dede Korkut Hikayelerinden dilediğinizi seçebilirsiniz. 1- SALUR KAZANIN EVİNİN YAĞMALANMASI Salur Kazan, kendi oğlu Uruz Han'ın ikazına  rağmen, Oğuz beyleriyle ava çıktığı sırada, evine 300  yiğidi ve Uruz'u bırakmasına rağmen düşman gelir. Eşini, gelinini ve oğlunu tutsak  alır. Gördüğü düş  üzerine avdan dönen Salur Kazan, düşman yurduna  gider. 10 bin  koyununu düşmana vermeyen çoban da   kendisiyle gelir. Oğuz beyleriyle beraber  düşmanı yener ve yurtlarına dönerler. 2- KOCA DUHA OĞLU DELİ DUMRUL HİKÂYESİ   Deli Dumrul, bir kuru ırmağın  üstüne köprü diker, geçenden de geçmeyenden de para   alır. Bunun nedeni  de erliğinin, yiğitliğinin yayılması olarak açıklar. Köprü üstünde birinin vefatı  üzerine Deli Dumrul, bu yiğidin canını alan Azrail'in gelip kendisi ile  savaşmasını ister. Bu isyan  üzerine Allah, Azrail'i Deli Dumrul'un canını alması için gönderir. Deli Dumrul, Azrail'i  yakalayamaz ve Allah'

vahşetin çağrısı kitabının kısa özeti

VAHŞETİN ÇAĞRISI KİTABININ KISA ÖZETİ Buck adlı köpek yargıç Miller’in evcil bir köpeğidir. Hayatı  çok kolaydır.Ta ki Miller’in uşağı kumarda sıkışmıştı bu ana kadar. Bu sıkışıklıktan çıkmasının tek çaresi  sahibinin köpeğini satmaktı. Gizlice köpeği kaçırdı ve onu sattı. Seatles’daki kızaklar için köpek eğiten bir kişiye tren yolu ile gönderdiler Buck’u. Buck başına kötü bir şeyler geliceğinin farkındaydı . Çünkü boğazında ip vardı ve kafese koyulmuştu. Orada Curley diye  bir köpekle tanıştı. İyi de geçiniyorlardı. Kanada’ya varmışlardı lakin  onları orada kötü bir şey  bekliyordu. Curley’e Spitz saldırmıştı çevresindeki  köpekler de onu parçalamıştı.    Buck olanları vahşetle izledi .O zamandan  beri Spitz’den nefret etmeye başladı, kesinlikle  ondan intikam alacaktı. Onu Spitz’in önderlğinde Francois’in kızağına vermişlerdi.Yanındaki köpekler onun nasıl avlanacağını vb   ona göstermişlerdi.Zaten Buck öbür  köpeklere göre çok daha iyi bir anlama yeteneğine sahipti.Buck ile Spitz bir

hansel ile gratel kitabının kısa özeti

HANSEL İLE GRATEL KISA ÖZETİ Annesi          ölen  2  küçük kardeş varmış. Babaları oduncu olduğundan dolayı onlar da ormanın içinde sıcak  ama küçük  evlerinde yaşamlarına devam edermiş. Yaşamlarını sürdüren kardeşlere babası üvey   anne getirmiştir. Çocukları hiç ama hiç sevmiyormuş bu üvey anne. Hansel ve Gretel yaşam  dolu ve iyilik sever 2  kardeşlermiş.   Üvey annesi babalarına “yiyeceğimiz azaldı, çocuklardan kurtulmazsak   hepimiz açlıktan öleceğiz” dediğine şahit olmuşlardır. Babaları duyar duymaz bu söze karşı çıkmış ve sahiplenmiştir. Hansel ve Gretel babalarını çok seven 2  kardeşlermiş.  Onun üzülmesini istemezlermiş. Üvey anneleri ile tartışmaları bile  onları çok üzermiş. 2  kardeş eşyalarını hazırlayarak sabahın er  saatlerinde ormana doğru yolculuk almışlar. Gider iken olurda başlarına bir şey gelme durumuna karşı ekmek kırıntıları dökerlermiş. Kuşlar ekmek kırıntıları yediğinden   onlar ormanın derinliklerinde kalmıştır. Yürümüşler, yürümüşler ve çok yürümüşlerdir. Uz

oliver twist kitabının kısa özeti

OLİVER TWİST KİTABININ KISA ÖZETİ Oliver Twist adlı çocuk bir yetimhanede dünyaya gelir. Yetimhane müdürü Bay Bumble, ona u ismi  koyar. Çocukluğunu bayan Mann’ ın yanında geçirir. On bir  yaşındayken Bay Sowerbery’nin yanına evlatlık verilir. Bay Sowerbery cenaze işleri ile  uğraşan biridir. Oliver burada kendini iyi  hissetmez ve evden kaçar. 7  günlük yorucu bir yolculuktan sonra da  Londra’ya gelir. Aç ve yorgun olan Oliver Londra’da Jack Dawkıns ile tanışır. Jack , Oliver’e yardım eder, kalması için onu kendi kaldığı eve  getirir. Burada Fagın ve arkadaşlarıyla tanışır. Bu Oliver’in yaşamındaki  dönüm noktasıdır. Farkında olmadan bir hırsız çetesinin içinde kendisini bulmuştur. Günün binde  Dawkıns hırsızlık yapar iken Oliver telaşa  kapılır, kaçmaya başlar.   Mendilinin çalındığını anlayan Brownlow, Olıver’dan kuşkulanır  ve onu yakalar.                                        Oliver bütün yaşamını  Brownlow’a anlatır. Brownlow ona acıyıp ailesini bulabilmesi amacı ile  yardım ed

charlienin çikolata fabrikası özeti kısa

CHARLİE’NİN ÇİKOLATA FABRİKASI KİTAP ÖZETİ KISA Charlie adlı çocuk , ailesi ile zor bir şekilde geçinen yoksul  bir çocuktur.  Charlie, çikolata fabrikasıyla zengin olan  Willy Wonka’nın gizemli  ve yıllardır kapalı olan fabrikasını merak etmektedir. Lakin  bir gün Willy Wonka beş  çikolata ambalajının altına birer  altın bilet saklamıştır. Altın biletleri bulan beş çocuk fabrikaya girmeye    ve içlerinden biri hayallerinin ötesinde bir dünyaya ulaşacak . Charlie ise çikolata alamayacak kadar yoksul  olmalarına rağmen o fabrikaya girmek için her şeyi  yapacaktır. İlk önce ailesinin doğum gününde armağan  ettiği çikolata boş çıkar. Lakin  sonra yerden bulduğu parayla aldığı çikolatada bir altın bileti bulur.             Charlie fabrikaya büyükbabası ile  birlikte girer. Çünkü büyükbabası daha evvel  o fabrikada çalışmıştır. Charlie gibi dört  çocuk daha gelir. Bu çocuklar: Violet, Augustus Veruca, ve Mike’dır. Bu çocuklar kendi şansları ile  burada bulunmamaktadır. Charlie öbür çocuklar

peter pan kitabının kısa özeti

PETER PAN KİTABININ KISA ÖZETİ Darling ailesi mutlu ve mesut bir sekilde yasamaktadir.    Vendi, Misel ve Jan Darling ailesinin mutlu 3 çocuklarıdır. Üç kardes: Vendi,misel,jan çok fazla hayal kuran afacan  çocuklardir. Aile iyi  bir şekilde hayatını sürdürmektedir.   Çocukları hayal kurmayı pek  sevmektedir ve çok akıllılardır. Ve Peter Pan’in perilerle birlikte  yasadigina inanmaktadirlar.Evde hayal  kurarken birden pencerenin acildigini ve içeri ışıklar  içinde Peter Pan’in girdigini görürler. Bir gün yine 3 kardeş oturmuş hayal kurarken pencerenin açılmasıyla içeri Peter Pan girer. Peter Pan bu 3 kardesi uçurmaya ve düsler adasina götürmeye söz verir.Ve adaya seyahata  baslarlar. Adanin korsanlar tarafindan himaye  altina alindigini görürler . Peter Pan onlarla muhabbet  etmeye başlar. Uçabildiğini ve onları düşler adasına götürebileceğini de söyler.           Çocuklar da kabul eder ve adaya giderler. Lakin  adayı düşmanlar ele geçirmiştir. Bunu yapan Peter Pan’ın düşmanı Kanca

iki yıl okul tatili kısa özet

İKİ YIL OKUL TATİLİ KISA ÖZET          Sloughi gemisine gezmek için aynı okulda okuyan   15'ten fazla olan öğrenci binmiş. Geminin sahibi ve geminin hizmetçileri   çıkmış. İçeride sadece Miço Moko kalmış. Lakin  bir anda gemi denizlere açılıvermiş. Bunu hiç kimse fark etmemiş. Yaklaşık yarım saat kadar sonra Briand, Gordon ve Doniphan yukarı çıkmış ve dışarı baktıkları zaman şok olmuşlar. Gördüklerini çocuklara diyememiş . Çünkü denize açılmışlar ve çocuklar bunu duyarlarsa   korkacaklarını biliyorlarmış. Çocuklara yalnız  geziye çıktık demişler. Lakin  çocuklar karadan çok uzaklaştıklarını görünce,   çok korkmuşlar. Birkaç gün sonra öğrencilerden  biri kaptanın olduğu yere girmiş ve  hiçkimseyi görmeyince çok korkmuş.  Bunun üzerine, Briand ve Gordon birer birer  gemiyi sürüyor ve   döndürmeye çalışıyorlarmış. Lakin  gemi bir türlü geri dönmüyormuş ve   sonunda bir adaya ulaşmışlar. Adaya geldiklerinde çocuklardan bazıları çok  sevinmiş lakin  bazıları daha da çok korkmuş.        

mutlu prens oscar wilde kitap özeti kısa

MUTLU PRENS ( OSCAR WİLDE) KİTAP ÖZETİ KISA             Kentin  yukarılarında,   bir sütunun üzerinde, Mutlu Prens’in heykeli vardı. Gelip geçen herkes onunla alakalı  mutlaka bir yorum yapardı. Bir gün, kırlangıcın biri onun altında konaklamak  istedi. “Tam istediğim gibi bir yer.”   düşünürken yağmur damlaları geldi. Dikkatlice baktığında, yağan damlaların, yağmur değil de Mutlu Prens’in gözyaşları olduğunu görünce ona neden  ağladığını sordu. O da:  Canlı iken ve bir insan kalbine sahipken, gözyaşının ne olduğunu ben bilmezdim. Etrafımdaki  her şey öyle güzeldi ki   hepsi bana ‘Mutlu Prens’ derlerdi. Böylece yaşadım ve   öldüm. Artık ölüyüm ve beni buraya  ,  yükseğe koydular ki kentimin  tüm çirkinliğini   görebiliyorum.            Kalbim kurşundan olmasına rağmen , ağlamaktan kendimi alamıyorum  diye cevap verdikten sonra  : “Bir ev görüyorum. İhtiyar  bir terzi kadın, delik deşik olmuş elleriyle kraliçenin   elbisesine ateş gülleri işliyor. Hasta olan oğlu ateşler içinde yatıyor.

kahraman fenerciler kısa kitap özeti

KAHRAMAN FENERCİLER KİTAP ÖZETİ KISA Amerika Kıtası  Şili Arjantin açıklarında, okyanusta bulunan Devletler adasında bir deniz feneri oraya  inşa edilir Fenerin bulunduğu yer gemiler için oldukça  tehlikelidir . Fener sayesinde gemiler kuvvetli  dalgalardan korunabilecek kendilerine güvenli bir alan  bulabileceklerdir.   Fenerde 3  bekçi görevlendirilir bu bekçilerin görev süreleri ise  üç aydır.  3  ay sonra nöbet değişimi olacak ve yerlerine başka bekçiler gelecektir  . Lakin  gemilerin sığınak yeri olarak düşünülen bu adaya bir gün kötü niyetli insanlar  ayak basar o günden sonra da fenerciler için oldukça sıkıntılı  günler başlar.   Devletler Adası’nda olan  maceranın perdesi kapanmıştı. John Davis ile Vasquez bundan sonra , Buenos Aires’e dönecek olan gemiye bineceklerdi. Oraya vardıklarında  Davis, Mobile’e hareket edecek ve şüphesiz ki yeni bir geminin subaylığına teyin edilecekti. Vasquez ise başından geçen bin bir türlü serüvenden  sonra doğduğu kente  gidiyordu. 18 Mart günü

kara ok kitabının kısa özeti

KARA OK KİTABININ ÖZETİ KISA          Olaylar 1463 senesinde  ilkbahar mevsiminde Tunstall isimli  bir köyde geçmektedir. Bu köy İngiltere’de bulunan küçük   köyüdür. Bu köy Sir Daniel   altında Lancaster hanedanlığına bağlıydı. Halkın temel geliri topraklardandır. Bu gelirin çoğu Sir Daniel’e verilirdi.   Derebeylik, kilisenin etkisi   basmaktaydı. Toprak kavgaları sürüyordu.  İngiltere’de uzun senelerden  beri tahtı ele geçirmek isteyen York ile  Lancaster hanedanları savaş halindeydi. York hanedanının bayrağında olan  beyaz gül ve Lancaster hanedanlığının bayrağındaki kırmızı gül onların arması  olarak kullanılmaktaydı. Derebeyi  diğer derebeyleri ile toplantı için   ayrılmıştı. O gün şatonun idaresini ihtiyar  komutanı Bennet ve kahyasına verdi. Şatonun çanları hiç alışkın olmadık biçimde  çalındığında köylüler tedirginlikle toplandılar.        Şatoya gelen ulak  herkesin silahlanmasını istemiş . bırakılmıştı. Ertesi gün   çıkılmıştı. Ormanlık bölgeden geçilirken gelen bir ok iht

falaka kitabının kısa özeti

FALAKA KİTABININ KISA ÖZETİ Hoca Korkusu:   Günümüzdeki  okurlarıma ben bu hoca korkusunu nasıl anlatayım. Bundan yarım asır  önce, çocuklar   kendi gittiği okulun hocasından, hem de başka okulun hocalarından korkarlardı. Bu   korkusu, diğer   korkulara a benzemezdi. Bu değişik  bir korkuydu kendisini itirazsız saydıran bir korku. Amine Doğru: Bayramlarda,   elini öptüğüm hoca beni bir gün bakkalın önünde görünce, elimden tuttuğu gibi okula götürdü. Bütün gün hocanın konuğu  oldum. Akşama doğru, nerede olduğumu soran annem, sinirlenmek  için tam ağzını açacağı sırada, “Hoca efendi beni   götürdü.” deyince   yumuşayıverdi. Okulu beğendiğimi söyleyince, önümüzdeki perşembe okula başlamam kararlaştırıldı. Amin Alayı: Okula gideceğim  için evde bir basamak yükselir   oldum. Bana karşı herkesin davranışı değişti. Birkaç gün sonra   bayramlık elbisem çıkartılıp giydirildi. Değerli bir   şal belime bağlanırken, üzerinde   nazarlık olan fesimi   kafama geçirdiler.  Bütün ev halkı   çıktık. Önc